Metakognisyon (üstbiliş), dünyanın dört bir köşesinde hak ettiği yeri almak için akademinin gölgelerinden ortaya çıkan üst düzey bir düşünme becerisidir. Çevrimiçi sınıflar evlere yayıldıkça ebeveynler ve öğretmenler, üstbilişin ve üstbiliş stratejilerinin öğrenmeyi nasıl etkilediğini anlamaya başlamışlardır. Bu beceriler, çocukların daha iyi düşünürler ve karar vericiler olmalarını sağlar.
Metakognisyon (üstbiliş) nedir?
Metakognisyon, kişinin, kendi düşüncelerinin farkında olma pratiğidir. Bazı bilim adamları bunu “düşünme hakkında düşünme” olarak adlandırır. Fogarty ve Pete, üstbilişin, günlük harika bir örneğini şu şekilde veriyor: En son bir sayfanın sonuna geldiğinizi ve kendi kendinize, “Az önce ne okuduğumdan emin değilim.” diye düşündüğünüzü düşünün. Beyniniz henüz bilmediğiniz bir şeyin farkına vardı. Bu yüzden içgüdüsel olarak son cümleyi yeniden okuyabilir veya sayfanın paragraflarını yeniden tarayabilirsiniz. Belki sayfayı tekrar okuyacaksınız. Eksik bilgiyi yakalamaya hangi yolla karar verirseniz verin, neyi bilip bilmediğinizi bilmenin bu anlık farkındalığına metakognisyon (üstbiliş) denir.
Düşünmemiz hakkında içsel bir diyalog yaşadığımızı fark ederiz. Bu bizi öğrenme ya da problem çözme süreçlerimizi değerlendirmeye sevk ettiğinde, biz metakognisyon (üstbiliş) yaşıyoruz demektir. Bu beceri, daha iyi düşünmemize, doğru kararlar almamıza ve sorunları daha etkili bir şekilde çözmemize yardımcı olur.
Aslında araştırmalar, gençlerin üstbilişsel yetenekleri arttıkça, daha yüksek seviyelerde başarı sergilediklerini ileri sürüyor. Fogarty ve Pete, üstbilişin, çocukların öğrenmesi için hayati önem taşıyan üç yönünün ana hatlarını çiziyor. Bunlar: planlama, izleme ve değerlendirme.
Uzmanlar, metakognisyonun (üstbilişin) doğrudan öğretilmek yerine öğretim stratejilerine aşılanması durumunda en iyisi olduğunu ikna edici bir şekilde savunurlar. Önemli olan, öğrencileri kendiliğinden ve görünüşte bilinçsiz hale gelen yollarla, kendi üst bilişsel stratejilerini keşfetmeye ve sorgulamaya teşvik etmektir.
Metabilişsel beceriler, çocukların kendilerini ve çevrelerindeki dünyayı nasıl daha derin bir şekilde anladıkları da dahil olmak üzere daha geniş, psikolojik öz farkındalık için bir temel oluşturur.
Evde veya okulda kullanılacak üstbiliş stratejileri
Fogarty ve Pete, üstbilişin gizemini çözüyor ve öğretmenler ile ebeveynlerin, çocukların bu üst düzey düşünme becerilerini kullanma yeteneklerini güçlendirmeleri için basit yollar sağlıyor. Bunları da az önce bahsettiğimiz üç aşama (planlama, izleme, değerlendirme) ile sağlıyorlar. Şimdi planlama, izleme ve değerlendirme alanından metakognisyon (üstbiliş) stratejilerini sizlere özetleyelim.
- Planlama
Öğrenciler plan yapmayı öğrendikçe, fikirlerinin güçlü ve zayıf yönlerini tahmin etmeyi öğrenirler. Üst bilişi güçlendirmek için kullanılan planlama stratejileri, öğrencilerin en kolay değiştirebilecekleri zamanda planları incelemelerine yardımcı olur. Kitapta ana hatları verilen on üstbilişsel stratejiden biri “Düşüncenizi Mürekkeplemek” olarak adlandırılıyor. Öğrencilerin başlamak üzere oldukları bir ders üzerinde düşünmelerini gerektiren basit bir yazma günlüğüdür. Örnek olarak şöyle başlanabilir: “Tahmin ediyorum …” “Sahip olduğum bir soru …” veya “Bunun elimde olan bir resmi …” Günlük yazmak, ödevlerin ortasında veya sonunda da yararlıdır. Örneğin, “Kafamı karıştıran ev ödevi sorunu …” “Bu sorunu çözmenin yolu …” veya “Bu stratejiyi seçiyorum çünkü …”
- İzleme
Metabilişi güçlendirmek için kullanılan izleme stratejileri, öğrencilerin ilerlemelerini kontrol etmelerine ve çeşitli aşamalarda düşüncelerini gözden geçirmelerine yardımcı olur. İncelemekten farklı olarak, bu strateji doğası gereği yansıtıcıdır. Ayrıca plan, aktivite veya hareket halindeyken ayarlanmak için müsaittir. İzleme stratejileri, yukarıda bahsedilen örnekte olduğu gibi, bir kitap okurken ve az önce okuduğumuz şeyi unuttuğumuzu fark ettiğimizde olduğu gibi, öğrenilenin hatırlanmasını teşvik eder. Tarayarak veya yeniden okuyarak hafızamızı kurtarabiliriz.
Fogarty ve Pete tarafından paylaşılan, “Alarm Clock” adı verilen birçok üstbilişsel stratejiden biri, öğrenci bir şeyin yanlış olduğunu fark ettiğinde bir fikri kurtarmak veya yeniden düşünmek için kullanılır. Fikir, alarm veren dahili sinyaller geliştirmektir. Bu sinyal, öğrencinin bir düşünceyi kurtarmasını, bir matematik problemini yeniden işlemesini veya bir grafik veya resimdeki bir fikri yakalamasını ister. Üstbilişsel yansıma, “Ne yaptım” diye düşünmeyi ve ardından kişinin eyleminin artılarını ve eksilerini gözden geçirmesini içerir. Daha sonra ise “Başka ne gibi düşüncelerim var?” aşamasına girilir.
Öğretmenler, öğrenci ödevlerine kolayca izleme stratejilerini uygulayabilir. Ebeveynler de bu stratejileri güçlendirebilir. Unutmayın: fikir çocuklara neyi doğru ya da yanlış yaptıklarını söylemek değil. Burada amaç, çocukların kendi öğrenmelerini izlemelerine ve düşünmelerine yardımcı olmak. Bunlar bir ömür boyu süren biçimlendirici becerilerdir.
- Değerlendirme
Fogarty ve Pete’e göre, üstbilişin değerlendirme stratejileri “toz kompaktı (powder compactı) içindeki aynaya çok benzer. Her ikisi de görüntüyü büyütmeye, dikkatli incelemeye izin vermeye, yakından ve kişisel bir görünüm sağlamaya yarar. Bir kişi kompakt parçayı açıp aynaya baktığında, yüzün yalnızca küçük bir kısmı geri yansıtılır. Ancak bu belirli kısım, her nüans, her kusur ve her yumru bariz bir şekilde görünecek şekilde büyütülür.” Bu genişletilmiş görünüme sahip olmak, denetimi çok daha kolay hale getirir.
Öğrenciler çalışmalarının bölümlerini incelerken, düşünme süreçlerinin nüanslarını öğrenirler. İşlerini geliştirmeyi öğrenirler. Öğrenmelerini yeni durumlara uygulama becerilerinde gelişirler. “Filleri Bağlamak“, öğrencilerin kendi öğrenmelerini değerlendirmelerine ve uygulamalarına yardımcı olan birçok üstbilişsel stratejiden biridir.
Bu alıştırmada, üç hayali fil metaforu kullanılmıştır. Filler, başka bir filin gövdesi ve kuyruğu ile birbirine bağlı bir daire içinde birlikte yürür. Üç fil, üç hayati soruyu temsil eder: 1) Büyük fikir nedir? 2) Bu, diğer büyük fikirlerle nasıl bağlantılı? 3) Bu büyük fikri nasıl kullanabilirim?
“Büyük fikir” imajını kullanmak, öğrencilerin öğrenmelerini büyütmelerine ve sentezlemelerine yardımcı olur. Onları, öğrenmelerinin yeni durumlara uygulanabileceği önemli yollar hakkında düşünmeye teşvik eder.
Metakognisyon (üstbiliş) ve kendini yansıtma
Yansıtıcı düşünme, metakognisyonun (üstbilişin) merkezidir. Günümüzün sürekli geveze dünyasında, teknoloji ve yansıtıcı düşünme anlaşmazlığa düşebilir. Aslında, mobil cihazlar, gençlerin gözlerinin önünde olanı görmelerini engelleyebilir. Ünlü bir psikolog ve eğitim reformcusu olan John Dewey, deneyimlerin tek başına yeterli olmadığını iddia etti. Ona göre kritik olan, deneyimlerimizden ders alma ve sonra anlam oluşturma becerisidir. Metakognisyon (üstbiliş) ve kendini yansıtmanın işlevi, anlam vermektir. Anlamın yaratılması, insan olmanın ne anlama geldiğinin merkezindedir.
Kaynak
Yazar: Marilyn Price-Mitchell Ph.D.
Kaynak: https://www.psychologytoday.com/us/blog/the-moment-youth/202010/what-is-metacognition-how-does-it-help-us-think